ize ili, kıyıya koşut Rize Dağlarının denize bakan eteklerinde kurulmuştur. Doğusunda Artvin, güneyde Erzurum, güneybatıda Bayburt, batıda Trabzon ile çevrilmiştir. İl alanında en çok orman barındıran illerimizden biridir. Bu oran % 40'ı bulur. Alçaklarda geniş yapraklı, yükseklerde ise iğneyapraklılar egemendir.

ıyıdan Kaçkarlar'a gitmek için Çamlıhemşin üzerinden sadece 35 km yol katetmelisiniz. Çamlıhemşin, güneyi Kaçkar Dağları ile sınırlı, Fırtına Deresi kıyısına kurulu bir ilçe. İlçenin çevresi dik tepelerle çevrili, aralarından Fırtına Deresi büyük bir coşkuyla akmakta. Rize'nin Çamlıhemşin ilçesi, dünya üzerinde koruma öncelikli 200 ekolojik bölgeden biri sayılıyor. Fırtına Vadisi ise doğa ve macera sporu olarak kabul edilen raftinge çok uygun. 2005'de Fırtına Deresi Türkiye Rafting Şampiyonası'na ev sahipliği yaptı, 2007'de de Dünya Rafting Şampiyonası?na ev sahipliği yapacak. İlçe'de ayrıca, kültür balıkçılığı, arıcılık, mera hayvancılığı yapılmakta. Bütün yıl yağış alan ilçede en düşük sıcaklık kışın eksi 7º'ye düşmekte, yazın ise 25º'ye yükselmekte.

amlıhemşin'de, gezgin kadınlar, eğer meraklı iseler giysi satan bir mağazaya girerek başlarını yöresel tarzda başörtüsüyle bağlatabilirler. Bağlama şekli kadının sosyal statüsüne göre değişiyor. Bunlar arasında bekar, evli, gelinbaşı vb. gibi bağlama çeşitleri var.

Çamlıhemşin'in güneydoğusunda Hemşin ilçesi yer almakta. Hemşinliler dağlık bölgenin güçlü kuvvetli insanları olarak biliniyorlar. Hemşinliler Akkoyunlu Türklerinin gelenekleriyle yoğrulmuş bir bölge halkı. Tulumun Hemşin çalgısı olduğu biliniyor. Ancak bu yöresel çalgıya Lazlar da sahip çıkmakta.

irçok yaylaya evsahipliği yapan Rize'de en ünlü yayla -veya ismini en çok duyurabilmiş de diyebiliriz- Ayder Yaylası. Çamlıhemşin'den sonra Kaçkar Dağları Milli Parkı'na giriş yaparak devam etmelisiniz Ücretler arabaya 5, Minibüse 7 ve otobüse 30 YTL. Ayder'de şimdi yeni oteller var, doğayı fazla bozmamışlar henüz. Ancak belki ilerde buranın da bir özelliği kalmayabilir. Ayder Yaylası'nda asfalttan yukarılara çıktıkça, sağda Ayder Şelalesi'nin yüzlerce metre yukardan süzülerek aktığını keyifle seyredebilirsiniz. Karadeniz bölgesinde yaylalarda her zaman güvendesiniz. Ailenizi alıp istediğiniz gibi dolaşabilirsiniz. Raslayacağınız kadın olsun erkek olsun sizi dost kabul edecektir. Bir yayla evinin terasına davet edilmeniz çok uzun sürmez ve en iyi şekilde ağırlanırsınız.

Lazlar Doğu Karadeniz topraklarının insanı. Köken olarak Güney Kafkasya halkalarından sayılıyorlar. Lazca'nın Gürcüce, Megrelce ve Svanca ile birlikte Kartveli dil ailesini oluşturduğu bilinmekte. Şimdilerde giderek unutulan Lazca'nın yerini Trabzon ağzıyla konuşulan Türkçe almış. Lazca konuşan vatandaşlarımız Karadeniz'in güneydoğusunda, yoğunluklu olarak Pazar'dan Hopa'ya kadar olan Karadeniz kıyılarında yaşamakta. Ancak onlara yurdumuzun her tarafında rastlayabiliriz. Pazar ilçesine bağlı 69 köyün 64'ünde Lazca konuşuluyor. Geçmişte bahçecilik ve çifçilik yapan Lazlar denizciliği, sepetçiliği iyi biliyorlar. Bir de atmaca yetiştiriciliğine meraklılar. Atmacalar bıldırcın avında kullanılıyor.

er Türk'ün evinde baştacı ettiği, misafiri, yakını-akrabası varken ikram edeceği, dostluk ortamlarının en makbul içeceği çayın en büyük üretim yeri Rize. Türkiye'de, yoksul olsun zengin olsun sudan sonra en çok içilen çay. Ülkemiz çay yetiştirme alanlarının illere göre dağılımı ise, Rize %75, Trabzon %14, Artvin %9 ve Giresun %2. Dünyada ise Hindistan en büyük üretici. Onu sırayla Çin, Sri Lanka ve Kenya'dan sonra Türkiye takip ediyor.

Türkiye'de çay üretimi için ilk girişim 1888 yılında yapılmış. Çin'den getirtilen çay fidanları ilk kez Bursa'da deneniyor. Gelişme sağlanmıyor, bunun üzerine 1892 yılında tekrar deneniyor. Ekolojik koşulların bu bölgede yeterli olmamasıyla üretim sağlanamıyor. Bu iki başarısız girişimden sonra 1917 yılında Batum ve çevresine heyet gönderilerek incelemelerde bulunuluyor. Batum ile benzer ekolojiye sahip Doğu Karadeniz bölgesinin üretime uygun olduğu rapor edilmesi üzerine, Zihni Derin öncülüğünde 1924 yılından itibaren ciddi çalışmalar başlatılıyor. Yıllar boyunca artan çay üretimi sayesinde bölgedeki yaş çay işleme fabrikaları 1985'te 45'e ulaşıyor. Çaykur çay sektörünün devi. Bünyesinde 40 fabrika barındırıyor. Son zamanlarda özel sektörün de ilgisi bu alana çekilmiş durumda, yüzlerce özel kuruluş hizmet vermeye çalışıyor. Ancak özel sektördeki en büyük sorun kalite. Üzerindeki özelleştirme baskılarına boyun eğmeyen Çaykur şu an için en iyi çayı üretmekte. Doğu Karadeniz'de çay alacaksanız kıyı karayolu üzerindeki bir Çaykur fabrika satış bayisinde durun. Yalnız alacağınız çayın üzerindeki kodun bayinin kodu ile aynı olmasına dikkat edin, çayınız daha taze olacaktır.

ay bitkisi kesilmediğinde bir ağaç gibi yukarı doğru büyümekte. Fabrika için toplanan yaş çay için bitkinin en üstündeki 2.5 (iki buçuk) filizin kıymeti var. Daha derinden kesilerek toplanan filizler kıymetinden kaybediyor. İşte size iyi bir çay içebilmek için altın kurallar:

1- Porselen çaydanlık kullanın
2- Demlik kuru olmalı, alttaki su kaynarken demliği ters çevrili koyun daha sonra normal oturtun, buhar gidecektir
3- Kaynamış suyu demliğe sabit noktadan dökün, sıcak suyu sakın gezdirmeyin
4- Demlenme esnasında çaydanlığın altına tekrar su ekleyerek ateşe koyun, su kaynamamalı.